çözümleme
Look at other dictionaries:
çözümleme — is. 1) Çözümlemek işi 2) dbl. Bir cümledeki kelimelerin hangi kelime türünden olduklarını veya özne, tümleç, yüklem görevlerinden hangisinde bulunduklarını belirtme, tahlil 3) dbl. Kelimenin kökünü bulup eklerini gösterme 4) ed. Bir metni belirli … Çağatay Osmanlı Sözlük
analiz — is., Fr. analyse Çözümleme Birleşik Sözler dinamik analiz değer analizi Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller analiz etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
çözümlemek — i 1) Çözümleme yoluyla bir şeyi incelemek, tahlil etmek, analiz etmek 2) Anlamı ve niteliği anlaşılamayan bir konuyu açıkladıktan sonra sonuca bağlamak, tahlil etmek, analiz etmek ... büyük bir söz ettiklerini, her işi kökünden… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çözümlenmek — nsz 1) Çözümleme işine konu olmak 2) mat. Onluk sayma düzeninde, sayılar basamak değerlerine ayrılarak yazılmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
çözümleyebilmek — i Çözümleme imkânı veya olasılığı bulunmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
çözümleyici — is. Çözümleme işini yapan kimse, analist … Çağatay Osmanlı Sözlük
çözümleyiş — is. Çözümleme işi veya biçimi … Çağatay Osmanlı Sözlük
dinamik analiz — is., ekon. Çözümleme konusu yapılan veya modele dâhil edilen değişkenlerin zaman içindeki değişmelerinin de dikkate alındığı yöntem … Çağatay Osmanlı Sözlük
diyaliz — is., kim., Fr. dialyse Bazı cisimlerin gözenekli zarlardan geçebilmesi temeline dayanan bir çözümleme veya arıtma yöntemi Birleşik Sözler diyaliz makinesi Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller diyalize girmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
eros — is., ruh b., Fr. érôs Ruhsal çözümleme açısından cinsel eğilimler ve bundan doğan isteklerin tümü … Çağatay Osmanlı Sözlük
hileişeriye — is., esk., Ar. ḥīle + şerˁiyye Çözümü güç bir hukuki sorunu hukuk kurallarını zedelemeden çözümleme … Çağatay Osmanlı Sözlük